Tüp bebek erkeğin spermi ile kadının yumurtasının laboratuvar şartlarında bir araya getirilmesi işlemidir. Laboratuvarda oluşan bu erken evredeki bebek (embriyo) daha sonra anne adayının rahmine yerleştirilir ve eğer embriyo rahme tutunursa, gebelik sağlanmış olur.
Tüp bebek, diğer tedavi yöntemlerinin uygulanmasına karşın gebeliğin sağlanamadığı durumlarda uygulanmaktadır. Bununla birlikte aşağıda yer alan durumların varlığında da tüp bebek tedavisi öncelikli olarak yapılır:
Tüp bebek diğer tedavi yöntemlerine göre daha yüksek bir gebelik şansı sunmaktadır. Bununla birlikte, maliyeti daha yüksek bir tedavidir ve kullanılan ilaçlar ve işlemlere bağlı riskler içermektedir. Tüp bebek tedavisi sonrası gebelik gelişirse çoğul gebelik (ikiz, üçüz vb.) ihtimali artmaktadır. Ayrıca erken doğum ve dış gebelik riski de hafif düzeyde artmıştır.
Tüp bebek tedavisinde tek başarı gebelik elde etmek değildir. Tabi ki, gebelik haberi almak tedavi veren hekim ve onca zorlu işleme katlanan çift için tarifi mümkün olmayan bir sevinç ve rahatlama sağlar ancak her gebelikte olduğu gibi birçok risk mevcut gebeliği de beklemektedir. Bu nedenle genellikle tüp bebek merkezleri gebelik oranları ile birlikte eve çocuk götürme oranlarını da başarı kriteri olarak bildirmektedir.
Tüp bebek tedavisinde başarıyı etkileyen birçok faktör olsa da en önemlisi kadının yaşıdır. 35 yaş öncesi tüp bebek denemelerinde gebe kalma oranı en iyi kliniklerde genellikle %40-45 arasında iken, bu oran 42 yaşından sonra %10’lara düşmektedir. Yine 35 yaş öncesi eve çocuk götürme oranı %30-35 arasında değişirken, 42 yaşından sonra %3-5 civarındadır. Başarıyı etkileyen diğer faktörler arasında kısırlık nedeni, vücut özellikleri (kilolu olmak başarıyı azaltmaktadır), kısırlık süresi, daha önce tedavi alınıp alınmadığı ve daha önce gebelik olup olmadığı sayılabilir.
Tüp bebek tedavisi oldukça karmaşık tedavilerin bir araya getirilmesidir. Temel basamaklar aşağıda sıralanmıştır:
Tüp bebek tedavisinin ilk basamağında birden fazla yumurta elde etmek için çeşitli ilaçlar ile yumurtalıkların uyarılması işlemi yer alır. Yumurtalıkların uyarılması için birden fazla tedavi şeması vardır ve hangi yöntemin kullanılacağına hastanın tanısına ve ihtiyaçlarına göre karar verilir. Nadiren “doğal tüp bebek” adı verilen, ilaç tedavisinin kullanılmadığı ve tek bir yumurtanın elde edildiği tedaviler de uygulanmaktaysa da çoğunlukla tüp bebek tedavisi yumurtalıkların hormon içeren iğneler ile uyarılması ve birden fazla yumurta elde edilmesi ile başlar.
Tüp bebek tedavisinde farklı ilaç ve uygulama seçenekleri bulunmaktadır. Ancak tedavinin temel aşamaları aşağıda sıralanmıştır:
Hormon iğnelerinin doğrudan bir yan etkisi olmasa da, hormon iğnelerine aşırı yanıt olması durumunda yumurtalıklar aşırı büyüyebilir, buna bağlı olarak karın içinde sıvı toplanması ve karında şişlik ortaya çıkabilir. Daha ciddi durumlarda bulantı, kusma, karın ağrısı, damar içinde pıhtılaşma ve solunum yetersizliği gelişebilir. Tüp bebek tedavilerinde “yumurtalıkların aşırı uyarılması veya kısaca OHSS” adı verilen bu duruma %2-6 oranında rastlanırken, ciddi tablo hastaların yaklaşık %1’inde ortaya çıkar.
OHSS gelişimi hormon tedavisi sonrasında çok sayıda yumurta geliştiği ve buna bağlı olarak östrojen hormonunun çok yükseldiği durumlarda genellikle ortaya çıkmaktadır ve tüp bebek tedavisinin ertelenmesi ile genellikle geçiştirilir. Eğer OHSS riski yüksek ise doktorunuz “hCG – çatlatma iğnesini” yapmayarak bu durumun gelişmesine engel olmayı tercih edebilir. Bazen de yumurtalar toplandıktan sonra elde edilen embriyoların rahim içine transferi ertelenerek da OHSS riski azaltılabilir. Bu durumda elde edilen embriyolar dondurularak daha sonraki bir dönemde rahim içine transfer edilir ve OHSS riski en aza indirgenmiş olur.
Çatlatma iğnesi yapıldıktan 32-36 saat sonra, hasta muayene masasına alınır ve vajina temizlendikten sonra, vajina içine yerleştirilen ultrasona bağlı ince bir iğne yardımıyla yumurtalıkların içine girilerek yumurta hücreleri tek tek toplanır. Bu işlem genellikle hasta hafif bir anestezi almışken yapılır ve işlem genellikle 15-30 dakika kadar sürer.
Bu işleme bağlı olarak kasık ağrısı, hafif bir kanama veya vajinal akıntı ortaya çıkabilir. İşlem sonrasında hasta dinlenme odasına alınır ve kendini iyi hissedene kadar burada tutulur.
Yumurtaların toplanmasını takiben, laboratuvarda kadının ve erkeğin yumurta hücreleri özel yöntemlerle birleştirilir ve erken dönemde tek hücreli bebek veya bebekler meydana gelir. Kadından alınan yumurtaların yaklaşık yarısı döllenerek embriyo meydana gelir. Döllenmeyi takip eden 2-5. günlerde embriyo veya embriyolar, ince bir tüp yardımıyla rahim içine yerleştirilir. İşlem genellikle ağrısızdır ve hastanın anestezi almasına gerek yoktur. İşlemden sonra hasta bir miktar tüp bebek merkezinde istirahat eder ve daha sonra da evde birkaç saat istirahat önerilir. Her ne kadar yatmanın faydası gösterilmemiş olsa da, birçok kadın işlem sonrası istirahat etmeyi tercih etmektedir.
Bebekler rahme yerleştirildikten sonra birçok doktor bebeğin rahme tutunmasını kolaylaştırmak veya atılmasını engellemek amacıyla progesteron hormonu kullanılmasını önermektedir. Progesteron hormonu sıklıkla vajina içine uygulanan jel veya kapsül şeklinde verilmektedir. Nadiren iğneleri kullanılır.
Ülkemizde her bir tüp bebek uygulamasında rahim içine transfer edilebilecek embriyo sayısına kısıtlama getirilmiştir. Buna göre ilk iki tüp bebek uygulamasında SADECE bir, 3. ve daha sonraki uygulamalarda ise en fazla 2 embriyo transferi yapılabilir. 35 yaş ve üzeri kadınlarda ise tüm uygulamalarda en fazla 2 embriyo transferine izin verilmektedir.
Bu kısıtlamanın amacı, çoğul gebelikler ve buna bağlı risklerin önlenmesidir ancak hala tartışma konusu olan bu uygulamanın toplamda gebelik oranlarını azalttığı bilinmektedir.
Bir tüp bebek tedavisinde birden fazla yumurta ve doğal olarak rahme yerleştirilenden daha fazla embriyo gelişmektedir. Bu embriyolar daha sonra kullanılmak üzere dondurulup saklanabilir.
Dondurulan embriyolar eğer tüp bebek tedavisi başarısız olursa çözülerek tekrar kullanılabilir. Ancak dondurulduktan sonra çözülen embriyolarla gebelik ihtimali taze embriyo transferine oranla bir miktar daha düşüktür.
Dondurulan embriyolar, yıllık periyodlar halinde saklanmaya devam edilir. Eğer çift daha sonra bu embriyoları kullanmak istemezse, eşlerden birinin kaybı veya boşanma durumunda bir tutanak ile embriyolar imha edilebilir.
Embriyoların rahme yerleştirilmesinden aşağı yukarı 2 hafta sonra (12-14. günlerde) kanda gebelik testi yapılarak hastanın gebe olup olmadığı öğrenilebilir. Bu evrede evde idrardan yapılan testler güvenilir değildir.
Sonuçların yorumlanması:
Tüp bebek tedavisinde ortalama hamilelik ihtimali %45-60, eve çocuk götürme oranı %25-35’dir. Ancak yaş ve kısırlık nedeni başarıyı etkileyen önemli faktörler olarak bilinmektedir.
Başarısız bir denemenin ardından meydana gelebilecek duygusal kırılma veya çöküntü dramatik olabilmektedir. Bu durum özellikle çift uzun süredir gebe kalmak için uğraşıyorsa veya çiftin hayatında başka sorunlar varsa (iş, para, sağlık veya aile) daha da belirginidir. Ancak rakamsal olarak başarı, demene sayısı ile paralel olarak artmaktadır.
Başarısız bir denemenin ardından pek çok çift hata yaptıklarını düşünür. İlacı kullanırken, doktoru veya tüp bebek merkezini seçerken veya işlemin zamanlamasına karar verirken hata yaptıklarını düşünürler. Önce kendilerini, daha sonra da çevreyi suçlar, tekrar denemek konusunda karasızlığa düşer ve çıkmaz noktada yine denemeye karar verirler. Tüm bu duygusal gelgitler son derece normaldir ve birçok çift aynı şeyleri yaşamıştır ve yaşayacaktır. Duygusal olarak tekrar iyi hissetmek zaman alabilir ancak özellikle ileri yaş grubundaki hastaların zaman kaybı konusunda daha dikkatli olmaları gerekmektedir.
Tüp bebek tedavisi fiyatları işlemin özelliğine göre değişkenlik gösterir. En uygun fiyat yumurta toplama, embriyo oluşturulması ve transfer yapılan uygulamalardadır ve genellikle paket fiyat uygulanmaktadır. TESE, ICSI, embriyo dondurma, embriyoların genetik incelemesi, embriyo kılıfının inceltilmesi gibi işlemler yapıldığında maliyet de artacaktır. Tekrarlanan uygulamalarda, çiftlerin durumuna bağlı olmakla birlikte, fiyatlar daha düşüktür. Yumurta dondurma işlemi ise tüp bebek tedavisinden daha düşük bir maliyete sahiptir. Tüp bebek tedavisinde maliyete etki eden bir diğer faktör ise ilaç ücretleridir. Uygulanan tedaviye bağlı olarak değişmekle birlikte genellikle işlem maliyetinin %20’si kadar ek bir maliyet getirmektedir.
Tüp bebek çiftler açısından stres yüklü ve yorucu bir tedavidir. Pek çok çift tedavi öncesinde birçok kanaldan araştırma yaparak kendileri açısından en uygun ve en yüksek başarıya sahip doktor veya merkezi seçmeye çalışır. Bu karar aşamasında daha önce tüp bebek tedavisi yaptırmış ve hamilelik yaşayan çiftlerin önerileri son derece önemlidir.
Birçok kadın özellikle ilk tüp bebek tedavisi öncesinde tüp bebek tedavisinin aşamalarını, kullanılan ilaçları ve bunların vücuda etkilerini, işlem sırasında neler yaşandığını, olası yan etkileri ve çıkabilecek sorunları merak etmektedir. İşte bu noktada daha önce tüp bebek tedavisi yaptırmış olan hastaların yorum ve önerileri ön plana çıkar.
Siz de tüp bebek tedavisi yaptıran hastalarımızın yorum ve önerilerini merak ediyorsanız tıklayınız.